HIRANT DİNK VE ARKASINDAKİ GERÇEK

Türkiye faili meçhul cinayetlerden biri ile daha sarsıldı.Pek yabancı olmadığımız bu cinayetlere üstelik bu kez bir ermeni gazeteci(Hırant DİNK)eklendi.Cinayet çok amatörce işlenmiş gibi görünsede azmettiricileri bu işin profosyonelleri!Olay hedef saptırmaktan başka birşey değildir.Tüm dünya basını ve kamoyu sanki bu olaydan haberleri varmış gibi bir anda aylar hatta yıllar sonrası için hazırladıkları B planlarını birer birer patlatmaya başlattı.Uluslar arası Gazeteciler Cemiyeti Türkiye'yi dünyanın en tehlikeli 8.ülkesi olarak ilan etti.Uluslar arası af örgütü ise Türkiyede şiddet ortamının hakim olduğunu ileri sürdü.Arjantin parlementosundan Ermeni Soykırımı yasası geçti.Fransada bunun aksi dahi suç sayıldı.Slvaster Stallone soykırımla ilgili filmin çekimlerine başladı bile.Avrupa Birliği işin öteki tarafı.Artık ucu iyice kapalı muamma.Peki neden?Şöyle bir düşünelim.Bir anda Türkiyenin tüm dengelerini al üst eden bu cinayet neden işlenmiş olabilir?Aslında bunun altında yatan gerçekleri görmek için çokta mantık yürütmemize komplo teorileri kurmamıza gerek yok.Cumhuriyetin ilanından bu yana Büyük Türkiye Cumhuriyetini Osmanlı devletinin geçmişinden dolayı istemeyen Batılı ve emperyalist odaklar,değişen yeni dünya arenasında da görmek istememektedirler.Bir yandan ortadoğu şekillendirilmeye çalışılırken,bir yanda yanıbaşımızda Kürt devleti kurulmaya çalışılmaktayken,Avrupa birliği standartları başlığı altında toplumumuzun değer yargıları kültürü ve tarihi karalanmaya çalışılırken bu cinayetin işlenmesi çokta şaşırılıcak bir durum değil.Ermeni diasporasının Ermeni lobileri ve etnik azınlıkları işbirliği ile tam kalbimizin ortasına bir hançer gibi sokulup,bunu her fırsatta Türkiyenin iç güvenliği ve huzuruna karşı kullanması da bir tesadüf değil.1915 sonrası yazılanlar bugün farklı baskılarıyla yine karşımızda.Hiç bir fark yok.Yine azmettiriciler ve yine tetikçiler.Oynanan oyun aynı seneryo aynı oyuncular aynı.Sadece bir gelişme var.Oda artık Türk Devletinin bu içi geçmiş bayatlamış numaraları yememesi ve bu oyunda bir oyun arkadaşı olmaması.Son günlerde kararlı çıkışları ile başta Amerika ve İsrail ve aşiret liderleri sözde Kürt devleti başkanlarının şiddetle rahatsızlıklarını bir şimşek gibi üzerine çeken Türkiye Cumhuriyeti'ne attığı bu adımın bedeli çok ağır ödettirilmek istenmektedir.Yol haritalarının çizildiği 100 yıl sonrasının dünya haritasının şekillendirildiği bu kritik dönemde Amerika ve İsrail in önüne konulan taşlar bir bir temizlenmektedir.Burada şöyle bir soru daha aklımız agelebilir.Madem Türkiye bir engel neden bir savaşın içinde değil.Öncelikle batının buna cesareti yok.Türkiye'nin jeopolitik konumu nedeniyle ve 70 milyonu aşan insan potansiyeliyle bu çok riskli bir karar olur.Zaten bunun en iyi örneğini kurtuluş savaşında yaşamışlardır.Ardından Türkiye gibi sözde müteffik bir devleti İran yada Rusyanın kucağına atamazlar.Bu onların sonu olur.O zaman geriye 2. seçenek kalıyor.Oda Türkiyeyi karmaşıklar içine çekip hedef saptırmak ve oyalamak.Bunu dünyada en iyi yapan devletide artık hepimiz çok iyi biliyoruz.İçten ve dıştan aldığı desteklerle bu planını bugüne kadar kusursuz uygulayan bu Emperyalist devletler bu gün yine aynı beklenti içine girmişlerdir.Peki ne yapmalıyız?Öncelikle soğukkanlı olmalıyız.Bu ülkede faili meçhul cinayetler(gazetecilere yönelik)en az 10 yıl gündemi meşgul etmekte ve İlerleyen büyüyen Türkiye nin önünü kesmektedir.Türkiye dış politikasını yönlendirecek yeni arayışlar içerisine girmeli,unuttuğu yada şirin görünmek adına kaale almadığı devletlere kucak açmalıdır.Bu cinayet şiddetle en kısa zamanda aydınlatılmalı tüm kamuoyuna duyurulmalıdır.Ve bir an önce Türkiye gündeminden çıkarılmalıdır.Her gün 10 larca şehiti toprağa verdiğimiz bu ülkede ne yerli basınımız nede dünya kamoyu Dünyayı ayağa kaldırmıyor.Ama bakın bir kaç saat önce işlenen bir faili meçhul olmayan bir cinayet için dünyanın en ücra köşelerinden bile kınama mesajları geliyor.Peki söz konusu bu ülkeler bu işi içerden detek almadan yapabilirler mi?Elbetteki hayır.Bilinçli yada bilinçsiz başta medyamız olmak üzere Türkiyenin gündemini değiştirmeye çalışıp,dış politikadan çok Türkiye yi iritca türban cumhurbaşkanlığı seçimleri gibi nüşabirek haberlerle karıştıran siyaset ve perde arkasından siyaset yapanlar bu ülkede çıkarlarına menfaatlerine ters bu ülkenin her türlü zenginliğini kendileri için kullanan burayı bir saray kendilerini kral halkıda köle olarak gören mutlu azınlıklarda bu işin mimarlarından.Yani bir katil aramayalım.Ortada bir cinayet var cinayeti üstlenecek bir o kadarda azmettirici var.Artık uyanalım.Bu ülke gerçek Türklerin ve müslümanlarındır.Bu halkı kullanmaya değer yargıları ile oynamaya bu vatanı bölmeye müslüman olan bu ülkenin kimliğini değiştirmeye hiç kimsenin hakkı yoktur.Herkes efendi olacak herkes haddini bilecek.NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE
Tamer PEHLİVAN